1 Mayıs 2012 Salı

insanları konuşmaya teşvik etmeden önce benim dinlemeyi öğrenmem gerekiyo. keşke ağzım bir torba olsa da arada büzsem. sanki içimde yaşayan küçük bi kadın var. bakınca aynı ben ama benden başka. beni kepaze etmek için elinden geleni yapıyo. ne zaman birşeyi çok güzel yapmak üzere olsam gelip hakimiyeti ele geçiriyo ve diyo ki "hayır küçük hanım, buraya kadar emek etmiş ve biraz da başarmış olabilirsin ama birazdan ben herşeyin içine öyle bi sıçıcam ki aklın durucak." dediğini de yapıyo. zerre diğerleri gibi düşünmezken, aynı diğerleri gibi konuşmamın başka bi açıklaması olamaz. diğerlerinden olmaktan korkuyorum.

taze ceviz yemeyi bilen ve uzun uzun beni dinleyebilen bir erkek bulursam, biz evleniriz. yoksa ben inciri soyup yemişim o kabuğuyla ne farkeder ki.

everything is coming up roses öyle mi dayı. hassktir.